KTO NİSAN AYI MECLİS TOPLANTISI YAPILDI
GÜLSOY : SEÇİMSİZ DÖNEM ÜLKEMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR FIRSATTIR
Kayseri Ticaret Odası (KTO) Nisan ayı olağan meclis
toplantısında konuşan Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, “Artık önümüzde
seçimsiz geçirilecek 4 yıl gibi uzun ve önemli bir zaman dilimi bulunuyor. Bu
ülkemiz için önemli bir fırsattır. Ekonomide atılacak çok adım, yapılacak çok
iş var, tüm gücümüzle enflasyonla mücadeleye odaklanmalıyız. Enflasyonla
mücadele sürecinde fiyat istikrarı ve finansal istikrarı sağlamak için
öngörülebilirliğin güçlendirilmesi için mevcut ekonomi politikasının devam
etmesi gerekiyor. Özel sektör olarak bundan sonraki dönem için en az siyaset
kadar önümüzü görmek istiyoruz.” ifadelerini kullandı.
Kayseri Ticaret Odası (KTO) Nisan Ayı olağan
meclis toplantısı Rifat Hisarcıklıoğlu Konferans Salonunda gerçekleştirildi.
Meclis Başkanı Cengiz Hakan Arslan’ın
başkanlığında gerçekleştirilen Nisan ayı meclis toplantısına; KTO Başkanı Ömer
Gülsoy, Yönetim, Yüksek İstişare, Disiplin ve Kadın Girişimciler Kurulu
Üyeleri, meclis ve komite üyeleri, Meclis Başkanlık Divan üyeleri ile Basın
mensupları katıldı.
Saygı duruşundu bulunulması ve İstiklal
Marşı’nın okunmasının ardından toplantıda Nisan ayında gerçekleştirilen
faaliyetler ele alındı. Görüşülen gündem maddeleri oy birliği kabul edildi.
Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunmak
için kürsüye gelen KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, sözlerine Mahalli
İdareler seçimlerinin dünya demokrasilerine örnek gösterilebilecek büyük bir
olgunlukla geride bırakıldığını belirterek başladı.
Kayseri’de hiçbir olay olmadan siyasi nezaket
kuralları içerisinde bir seçim süreci geçirildiğini ifade eden Gülsoy, “Bu
sürece katkı veren seçilen ve seçilemeyen tüm adaylara ve siyasi parti
temsilcilerine teşekkür ediyoruz. Demokratik bir olgunluk içerisinde tamamlanan
bu sürecin sonunda halkımızın oylarıyla seçilen; Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Memduh
Büyükkılıç başta olmak üzere, tüm ilçe belediye başkanlarımızı, belediye meclis
üyelerimizi ve muhtarlarımızı tebrik ediyorum. Yerel yönetimlere şehrimizdeki
tüm vatandaşlarımız için yaşam kalitesinin iyileştirilmesi, iyi yönetim ve
etkin hizmet sunumuna yönelik çalışmalarında başarılar diliyorum. Başta afet
yönetimi olmak üzere tüm konularda merkezi yönetim ile yerel yönetimler
arasında işbirliğinin güçlendiği bir dönem olmasını temenni ediyorum.” dedi.
Konuşmasında seçim sonrası ekonomide yaşanan
gelişmeleri de değerlendiren Gülsoy,“ Artık seçim sürecini geride bırakıp, iş
dünyamızın ve halkımızın öncelikli gündemi olan ekonomiye ve çalışma hayatımıza
ilişkin yapısal reformları öncelikli olarak ele alacağımız bir döneme adım
atmak mecburiyetindeyiz. Çünkü seçimler gerek bürokrasiyi gerek ticareti,
üretimi, her kesimi etkiliyor. Artık önümüzde seçimsiz geçirilecek 4 yıl gibi
uzun ve önemli bir zaman dilimi bulunuyor. Bu ülkemiz için önemli bir
fırsattır. Ekonomide atılacak çok adım, yapılacak çok iş var, tüm gücümüzle
enflasyonla mücadeleye odaklanmalıyız. Enflasyonla mücadele, para ve maliye
politikası eş güdümünde daha başarılı olacaktır. Fiyat istikrarı ve finansal
istikrar ile öngörülebilirlik güçlenecektir. Böylece teknoloji içeriği ve katma
değeri yüksek yatırımlar artacaktır. Ekonomimizi, demokrasimizi ve hukuk
sistemimizi güçlendirecek yapısal reformlara hızla odaklanarak daha gelişmiş,
saygın, adil ve çevreci Türkiye hedefine ulaşmak üzere el birliğiyle
çalışmalıyız. “ diye konuştu.
“KAYBEDECEK
VAKTİMİZ KALMADI”
Ekonomiye yönelik hamleleri ivedilikle hayata
geçirmek adına kaybedecek vaktin kalmadığına vurgu yapan Gülsoy, Enflasyonla
mücadele sürecinde fiyat istikrarı ve finansal istikrarı sağlamak için
öngörülebilirliğin güçlendirilmesi için mevcut ekonomi politikasının devam
etmesi gerekiyor. Bunu yaparken de para ve maliye politikası birbirini
tamamlamalı. Enflasyonla mücadelenin maliyeti şüphesiz çok ağır ama bedelin
adil dağılımı çok önemli… Bu bedeli sadece vatandaş, sadece iş dünyası
ödememeli kamu da tasarruf yapmalı.” dedi
“ÖNÜMÜZÜ
GÖRMELİYİZ”
31 Mart seçimleri sonrası siyasetin önünü gördüğünü belirten Gülsoy, “Özel sektör olarak bundan sonraki dönem için en az siyaset kadar önümüzü görmek istiyoruz. Çünkü önünü göremeyen adımını atamaz. Vergileme, sanayinin rekabetçi dönüşümü, üretken finansman sistemi ve yatırım ortamının güçlendirilmesi başta olmak üzere yapılacak yapısal reformlar ekonomimize taze güç verecektir. “diye konuştu.
“SÜRDÜREBİLİR
İSTİHDAM POLİTİKASINA İHTİYAÇ VAR”
KTO üyelerinin ilettiği sorunlara da değinen
Gülsoy, şunları söyledi.
“Üretim için finansmana erişim, istihdam edecek
nitelikli ya da niteliksiz çalışan bulunamaması, enerji maliyetlerinin
yüksekliği her komitemizin ana gündemi. Beklentilerimizdeki önceliklerimiz
arasında, teknolojiye yatırım, daha verimli üretim süreçleri,
sürdürülebilirliğin yanı sıra en önemlisi nitelikli iş gücü kısaca insan
kaynaklarına erişim ön plana çıkıyor. İş insanlarımızın nitelikli işgücü ile
istihdam olanaklarının sağlanması açısından çözüm önerileri arasında mesleki
eğitim, mesleki gelişim programları, yeni teknolojik uygulamalar,
sürdürülebilir üretim modelleri ve iş birliği platformları da iş dünyasının
dinamiklerine uyum sağlamada kritik öneme sahiptir. Türkiye’nin orta vadeli,
tutarlı ve sürdürülebilir bir istihdam politikasına acilen ihtiyacı var. “
“FIRSATÇILIĞA
MÜSAADE ETMEYELİM”
İnsanların en çok şikâyet ettiği konunun
fırsatçılar olduğunu belirten Gülsoy, “Fiyat istikrarsızlığının sürdüğü ve her
kesimin maddi sorunlarla mücadele ettiği bu süreç, fırsatçılara kapı aralıyor.
Enflasyonun çok yüksek seyrettiği dönemlerde maalesef bunu suiistimal eden
işletmeler oluyor. Fiyat algısının bozulmasıyla birlikte de bu tarz işletmeler
fahiş fiyatlarla her birimize büyük zararlar veriyor. Bu fırsatçılığa müsaade
etmeyelim. Fiyat istikrarsızlığını “fırsatçılıkla” beslemeyelim. Bu konuda siz
değerli üyelerimizden hassasiyet bekliyoruz. İşletmeler açısından en iyi
terazi, en iyi ölçü yine vatandaşın kendisidir. Ödediği bedel aldığı hizmeti
karşılamıyorsa en iyi cezayı da vatandaşın kendisi keser.” dedi.
Başkan Gülsoy sözlerinin sonunda 2024 yılı
Nisan ayında Kurulan Firma Sayısının 151, Kapanan firma sayısı ise 52 olduğunu,
716 Tescil, 472 Belge, 358 Müzekkere işlemi yapıldığını söyledi.